Soru
1: “Mülkiyetin elastikiyeti ilkesi”ni açıklayınız (10 puan).
|
|
Yanıt 1:
Malik mülkiyet hakkının kendisine verdiği yetkiye dayanarak malını istediği
gibi kullanır. Mülkiyet hakkının kendisine verdiği yetkiye dayanarak,
malik, isterse malını kendisi kullanabilir, isterse malı üzerinde, hukukî işlem
aracılığı ile başkası lehine çeşitli sınırlamalar getirebilir. Örneğin, intifa
hakkı tesis edebilir, malını rehnedebilir, kiraya verebilir. Diğer bir deyişle,
malik, ya kullanma hakkından iradesi ile feragat edebilir ya da başkasının
yararlanmasına izin verebilir. Bu sınırlamalar ortadan kalkar kalkmaz, mülkiyet
hakkı tekrar sınırlamadan önceki haline dönüşür. Bu, “mülkiyetin elastikiyeti
ilkesi” olarak adlandırılır (10 puan).
Soru 2: Mücbir
neden (vis maior) kavramını tanımlayarak, iade borcu yükleyen sözleşmelerde,
sözleşmeye konu olan kölenin kaçarak kaybolmasının, Klasik Hukuk Dönemi
hukukçuları tarafından mücbir neden olarak kabul edilmesinin gerekçesini
açıklayınız (15 puan).
Yanıt 2: Mücbir neden (vis maior), beşeri
olarak karşı konulamayan, önlenemeyen ve öngörülemeyen olaydır (5 puan).
Kendisi ve işletmesi dışında gelişen, önüne geçilemeyen, önlem alınması mümkün
olmayan olaylar sonucunda edimini ifa edemeyen borçlu sorumluluktan kurtulur.
Vis maior durumunda borçlunun sorumluluktan kurtulmasının nedenini, karşı
konulamaması ve öngörülememesi oluşturmaktadır (5 puan). Kölenin kaçarak
kaybolması, tipik vis maior olayları (deprem, yangın, korsan saldırısı vb.) gibi
kaçınılamaz, önlenemez olaylardan değildir. Ancak, köle bir insandır ve insan
olarak kölenin iradesinin önüne de geçilemez (5 puan).
Soru 3: “Bütünleyici parçanın asla bağlılığı ilkesi”ni
açıklayınız (15 puan).
Yanıt 3: Bileşik
eşya, birden çok yalın malın birbirinden ayrılamayacak bir biçimde bir araya
getirilmesiyle oluşan, hukuken ve ekonomik yönden ayrı bir varlık haline gelmiş
olan maldır. Birleşerek bileşik malı meydana getiren yalın malların her biri
bütünleyici parça (mütemmim cüz) adını alır (5 puan). Bütünleyici parçalar,
birleşme sonucunda bağımsız mal olma özelliklerini kaybederler ve tek tek
birleşen parçalar üzerinde aynî hak kurulamaz (5 puan). Bütünleyici parçalar
bileşik malın hukukî yazgısına tâbidir. Bileşik malın maliki kimse, bütünleyici
parçanın maliki de odur (5 puan).
Ayrıca “bir
başka eşya ile maddi anlamda bağlanmış ve birleştiği eşyaya zarar vermeksizin
ayrılamayan ya da birleştiği eşyanın ekonomik amacına hizmet eden eşyaya
“bütünleyici parça” denir” şeklindeki tanıma da 5 puan verilmiştir.
Soru 4:
Kazandırıcı zamanaşımının koşullarını sadece sayarak, kaçak kölenin neden
kazandırıcı zamanaşımı yoluyla kazanılamayacağını belirtiniz (20 puan).
Yanıt 4:
Kazandırıcı zamanaşımının koşulları elverişli mal (3 puan), haklı, hukukî neden
(3 puan), zilyetlik (3 puan), iyiniyet (3 puan) ve süredir (3 puan). Roma
hukukuna göre, kaçak köle kendisini çalmıştır. Bu nedenle de elverişli mal
değildir (5 puan).
Ayrıca, “malik,
kaçak köle üzerindeki fiilî egemenliğini kaybetmiş olmakla birlikte, malikin zilyetliğini zilyetlik iradesi ile devam ettirdiği
kabul edilir. O nedenle kazandırıcı zamanaşımı ile mülkiyetin
kazanılması bakımından zilyetlik koşulu yerine getirilmemiş olur” şeklinde
verilen cevaplara da 5 puan verilmiştir.
Soru 5: Aşağıdaki soruları metne göre yanıtlayınız.
D.9.2.7.6
(Ulpianus): “Celsus, birisinin fiilen köleyi öldürmesi ile ölüme sebebiyet
vermesi arasında büyük fark olduğunu söyler. O, ölüme sebebiyet vermesi
durumunda Lex
Aquilia’dan doğan dava gereğince değil, fakat actio in
factum gereğince sorumlu tutulur…”
a.
Metin hangi haksız fiile ilişkindir ve hangi kanun ile
düzenlenmiştir? Açıklayınız (10 puan). Ius Civile’nin tanıdığı dört haksız
fiilden biri olan damnum iniuria datum’a, yani başkasına ait taşınır eşyaya
hukuka aykırı olarak verilen zarara, mala verilen zarara ilişkindir (5 puan).
Bu haksız fiil Lex Aquilia ile düzenlenmiştir (5 puan).
b.
Bu haksız fiili düzenleyen kanunun çıkarılma nedeni
hakkında kısaca bilgi veriniz (5 puan). Bu kanun (Lex Aquilia), pleb meclisi
tarafından çıkarılmıştır. Şehrin kenarında yaşayan ve sürekli taşınır
malvarlıkları yağmalanan pleb’lerin malvarlığını korumak amacıyla çıkarılmıştır
(5 puan).
c.
Bu haksız fiili düzenleyen kanunun, 1. ve 3.
bölümü hakkında kısaca bilgi veriniz (10 puan) Lex Aquilia’nın birinci
bölümünde bir başkasının kölesinin veya pecudes sınıfında yer alan dört ayaklı
hayvanının hukuka aykırı olarak öldürülmesi düzenlenmiştir (5 puan). Lex
Aquilia’nın üçüncü bölümünde, birinci bölümün dışında kalan menkul mallara hukuka
aykırı olarak verilen zararlar ile köle veya pecudes sınıfında yer alan dört
ayaklı hayvanının yaralanması düzenlenmiştir (5 puan).
d.
Metin ilgili haksız fiilin hangi unsuruna ilişkindir?
Bu unsur, hangi davalarla ve nasıl esnetilmiştir? (15 puan).
Lex Aquilia’nın
birinci bölümüne göre, zararın bedenden bedene (corpore corpori) verilmiş
olması gerekiyordu (5 puan). Praetor’lar ve klasik hukuk dönemi hukukçuları,
Lex Aquilia’da düzenlenmeyen durumlara actio in factum dava olanağı tanıyarak,
ölüme neden olmayı da kapsayacak şekilde sorumluluğun kapsamını genişleterek
zararın “corpore corpori” verilmiş olması koşulunu esnettiler (10 puan)
Soru 1: Çicero
tarafından praetor edictum’ları yıllık kanun (lex annua) olarak nitelendirilmiştir. Bu nitelendirmeyi,
praetor makamının hukuk alanındaki yetkilerini
açıklayarak değerlendiriniz (20 puan).
Yanıt 1: M.Ö.
367’de oluşturulan şehir preator’luğu (preator urbanus) makamı aracılığı ile bir tarım toplumunun hukukunu
belirten Ius Civile’nin, yeni hukuksal
olaylara uygulanması sağlanmış; düzenlenmemiş konularda kurallar
konularak, bu hukuk sistemi tamamlamış
ve Ius Civile’nin artık toplumun gerisinde kalan, gereksinimleri karşılamayan hukuk kuralları
değiştirilerek, düzeltilmiştir (5 puan).
M.Ö. 242’de kurulan yabancılar praetor’luğu (praetor
peregrinus) makamı aracılığı ile Romalılarla yabancılar ve yabancılarla
yabancılar arasındaki hukuksal sorunlar çözüme kavuşturulmuştur. Bir tarım
toplumundan bir ticaret toplumuna geçen ve bu geçiş aşamasında da çok fazla
kavmi egemenliği altına alan Roma Devleti’nde, bu gelişim sırasında ortaya
çıkan ticarî ilişkilerin istekleri ve gerekleri praetor peregrinus tarafından
karşılanmıştır (5 puan).
Praetor’lar
göreve başlarken, bir edictum (beyanname) yayımlarlardı. Bu aşamaya hiçbir resmî makam müdahale edemezdi.
Praetor’lar, bu edictum ile yargılama
işlerinin yürütülmesinde izleyecekleri temel ilkeleri, anlaşmazlıkların
çözülmesinde uygulayacakları kuralları
saptarlardı (5 puan).
Birbirinden
farklı hukuksal koruma olanakları ile praetor’lar, Roma yargı alanındaki uygulamaları zenginleştirmiş ve hakları
genişletmişlerdir. Çünkü praetor’lar tarafından
korunan bu hukukî ilişkiler, preator hukukunun tanıdığı haklar biçimine
dönüşmüş, böylece edictum’lar kanun gibi
maddî hukukun gelişmesinde önemli rol oynamıştır (5 puan).
Soru 2:
Aşağıdaki metin sizce hangi Emirname’ye aittir? Bu Emirname, Roma’nın hangi hukuk dönemini ve nasıl etkilemiştir?
Açıklayınız (20 puan).
“Başkasına ait
olan insanlar istisna olmak üzere, dünyadaki bütün insanlarıma Roma vatandaşlığını verdim, yerel vatandaşlık
dokunulmadan kalacaktır. Bu durumda,
onlar, sadece tüm yükleri taşımada yardımcı olmamalılar, fakat zaferlerime
de
katılmalılar…”
Yanıt 2: Bu metin, M.S. 212’de Roma sınırları içinde
yaşayan herkese, (İmparator
Caracalla’nın Emirnamesi) Roma yurttaşlık
hakkını tanıyan constitutio Antoniniana’ya
aittir (5 puan). Bu Emirname Roma hukukunun Klasik-sonrası Hukuk
Dönemi’ni
etkilemiştir (5 puan).
Roma yurttaşlığının Roma İmparatorluğu’nun
egemenliği altında bulunan bütün
eyaletleri kapsayacak biçimde genişletilmesi sonucunda Romalı olan ve
imparatorluk oturanı statüsüne dâhil
olan eyalet halklarına Roma hukukunun uygulanması zorunluluğu ortaya çıkmıştır (5 puan). Bu
ise, özellikle Doğu eyaletlerinde yerel
hukukların Roma hukukuna direnç göstermesine yol açmış, Roma hukuku,
bu hukuklarla karışmıştır (5 puan).
Soru 3: “Kuvveti
kuvvetle defetmek caizdir (vim vi repellere cuique licet)” ifadesini, “ihkak-ı hak (kendiliğinden hak alma)
yasağı”nın istisnaları bağlamında
değerlendiriniz (20 puan)
Yanıt 3: Bir hakkı elde etmek ya da onu
saldırılara karşı korumak için hak sahibinin
güç kullanmasına “ihkak-ı hak (kendiliğinden hak alma)” adı verilir.
Kişiler, kendi haklarını kural olarak
bizzat alamazlar. Bu, “ihkak-ı hak (kendiliğinden hak alma) yasağı” olarak adlandırılır
(5 puan).
Bununla
birlikte, hukuk düzeni, ayrıksı bazı durumlarda hak sahibinin hakkını kendi
eliyle ve kendi kuvvetiyle korumasına ve elde etmesine izin vermiştir. Bunlar,
meşru müdafaa (haklı savunma), ıztırar (zaruret hali, zorda kalma) hali ve
kuvvet kullanarak hakkını korumadır (5 puan).
İfade de yer
alan istisna, meşru müdafaadır. Meşru müdafaa, bir kişinin kendisinin ya da üçüncü bir kişinin mal veya kişi varlığına
yönelik ve sürmekte olan haksız bir
saldırı ya da saldırı tehlikesini kovmak amacıyla yaptığı savunmadır (10
puan).
Soru 4: Roma evlilik hukukuna göre kadın
evlenirken kocasına dos adı verilen bir
miktar malvarlığı vermek zorundadır. Koca, bu malvarlığını kadının
menfaatleri doğrultusunda yönetir.
Boşanma söz konusu olursa, koca bu malvarlığını kadına iade etmekle yükümlüdür. Hukuk, bu konumdaki eski
kocaya bir hukuksal koruma sağlıyor. Bu
koruma, kocanın, diğer borçları ödendikten sonra malvarlığından kalan kısım ile sorumlu olacağıdır (beneficium
competentiae). Somut olayda evlenme
sözleşmesi akdedilirken, koca, bu korumadan bir sözleşme ile vazgeçiyor. Boşanmadan sonra kadın eski kocasından
evlenirken vermiş olduğu dos’u, bu korumadan
yararlandırmaksızın talep ediyor. Olayda, klasik hukuk dönemi hukukçusu, kocanın feragatini geçerli
saymamıştır. Sizce, klasik hukuk dönemi
hukukçusu, hangi kesin hükümsüzlük nedenine dayanarak bu feragat
sözleşmesini geçersiz saymıştır? Açıklayınız
(20 puan).
Yanıt 4: Klasik
dönem hukukçusu eski kocanın bu korumayı bir sözleşme ile boşa çıkarmasını ahlaka (contra bonos mores)
aykırı olarak değerlendirilmiştir (10 puan). Roma’da kişilik hakkı kavramı ve
kişilik hakkını sınırlayan hukuksal işlemlerin geçerli olmayacağı gibi bir kural yer almadığı için,
kişilik hakkı, genel ahlâk kapsamında
korunmuştur (5 puan). Bu olayda da korunan kişilik hakkıdır. “Bir hakkın doğumundan önce feragat edilemez” ilkesinin
bir örneğidir (5 puan).
Soru 5: Aşağıdaki
metinlerdeki geçersizlik nedenlerini açıklayınız (her şık 10 puan değerindedir).
a.
Digesta 23.2.30 (Gaius): “Yalandan, göstermelik bir
evliliğin hükmü ve etkisi yoktur”.
Mutlak muvazaa
söz konusudur (5 puan). Üçüncü kişilere karşı bir hukukî işlemi ister görünerek yapan taraflar, gerçekte bir
hukukî işlem yapmak istemiyorlarsa,
mutlak muvazaadan söz edilir (5 puan).
b.
Digesta 44.7.1.9 (Gaius): “Bir kimsenin köle zannettiği
özgür bir insanın kendisine verilmesini
stipulatio ile taahhüt ettirmesi durumunda, stipulatio hükümsüzdür”.
Hukukî işlemin kurulabilmesi için, hukukî
işleme konu olan şeyin ifasının kuruluş aşamasında
hem maddî olarak hem de hukukî olarak mümkün olması gerekir. Eğer
kuruluş aşamasında hukukî işlemin konusu imkânsız ise söz konusu hukukî işlem
kesin hükümsüzdür (5 puan). Somut olayda hukukî imkânsızlık söz konusudur.
Çünkü, Alışveriş hayatında yer alması hukuken yasaklanan bir malın ifasının
borçlanılması mümkün değildir (5 puan).
Soru 1: Çicero
tarafından praetor edictum’ları yıllık kanun (lex annua) olarak nitelendirilmiştir. Bu nitelendirmeyi,
praetor makamının hukuk alanındaki yetkilerini
açıklayarak değerlendiriniz (20 puan).
Yanıt 1: M.Ö.
367’de oluşturulan şehir preator’luğu (preator urbanus) makamı aracılığı ile bir tarım toplumunun hukukunu
belirten Ius Civile’nin, yeni hukuksal
olaylara uygulanması sağlanmış; düzenlenmemiş konularda kurallar
konularak, bu hukuk sistemi tamamlamış
ve Ius Civile’nin artık toplumun gerisinde kalan, gereksinimleri karşılamayan hukuk kuralları
değiştirilerek, düzeltilmiştir (5 puan). M.Ö. 242’de kurulan yabancılar
praetor’luğu (praetor peregrinus) makamı aracılığı ile Romalılarla yabancılar
ve yabancılarla yabancılar arasındaki hukuksal sorunlar çözüme kavuşturulmuştur. Bir tarım toplumundan
bir ticaret toplumuna geçen ve bu geçiş
aşamasında da çok fazla kavmi egemenliği altına alan Roma Devleti’nde, bu gelişim sırasında ortaya çıkan ticarî
ilişkilerin istekleri ve gerekleri praetor peregrinus
tarafından karşılanmıştır (5 puan).
Praetor’lar
göreve başlarken, bir edictum (beyanname) yayımlarlardı. Bu aşamaya hiçbir resmî makam müdahale edemezdi.
Praetor’lar, bu edictum ile yargılama
işlerinin yürütülmesinde izleyecekleri temel ilkeleri, anlaşmazlıkların
çözülmesinde uygulayacakları kuralları
saptarlardı (5 puan).
Birbirinden
farklı hukuksal koruma olanakları ile praetor’lar, Roma yargı alanındaki uygulamaları zenginleştirmiş ve hakları
genişletmişlerdir. Çünkü praetor’lar tarafından
korunan bu hukukî ilişkiler, preator hukukunun tanıdığı haklar biçimine
dönüşmüş, böylece edictum’lar kanun gibi
maddî hukukun gelişmesinde önemli rol oynamıştır (5 puan).
Soru 2:
Aşağıdaki metin sizce hangi Emirname’ye aittir? Bu Emirname, Roma’nın hangi hukuk dönemini ve nasıl etkilemiştir?
Açıklayınız (20 puan).
“Başkasına ait
olan insanlar istisna olmak üzere, dünyadaki bütün insanlarıma Roma vatandaşlığını verdim, yerel vatandaşlık
dokunulmadan kalacaktır. Bu durumda,
onlar, sadece tüm yükleri taşımada yardımcı olmamalılar, fakat zaferlerime
de katılmalılar…”
Yanıt 2: Bu
metin, M.S. 212’de Roma sınırları içinde yaşayan herkese, (İmparator Caracalla’nın Emirnamesi) Roma yurttaşlık
hakkını tanıyan constitutio Antoniniana’ya aittir (5 puan). Bu Emirname Roma
hukukunun Klasik-sonrası Hukuk Dönemi’ni
etkilemiştir (5 puan).
Roma
yurttaşlığının Roma İmparatorluğu’nun egemenliği altında bulunan bütün
eyaletleri kapsayacak biçimde genişletilmesi sonucunda Romalı olan ve
imparatorluk oturanı statüsüne dâhil
olan eyalet halklarına Roma hukukunun uygulanması zorunluluğu ortaya çıkmıştır (5 puan). Bu
ise, özellikle Doğu eyaletlerinde yerel
hukukların Roma hukukuna direnç göstermesine yol açmış, Roma hukuku, bu hukuklarla karışmıştır (5 puan).
Soru 3: “Kuvveti
kuvvetle defetmek caizdir (vim vi repellere cuique licet)” ifadesini, “ihkak-ı hak (kendiliğinden hak alma)
yasağı”nın istisnaları bağlamında
değerlendiriniz (20 puan)
Yanıt 3: Bir
hakkı elde etmek ya da onu saldırılara karşı korumak için hak sahibinin güç kullanmasına “ihkak-ı hak (kendiliğinden
hak alma)” adı verilir. Kişiler, kendi
haklarını kural olarak bizzat alamazlar. Bu, “ihkak-ı hak (kendiliğinden
hak alma) yasağı” olarak adlandırılır (5
puan).
Bununla
birlikte, hukuk düzeni, ayrıksı bazı durumlarda hak sahibinin hakkını
kendi eliyle ve kendi kuvvetiyle
korumasına ve elde etmesine izin vermiştir. Bunlar, meşru müdafaa (haklı savunma), ıztırar (zaruret
hali, zorda kalma) hali ve kuvvet kullanarak
hakkını korumadır (5 puan).
İfade de yer
alan istisna, meşru müdafaadır. Meşru müdafaa, bir kişinin kendisinin ya da üçüncü bir kişinin mal veya kişi varlığına
yönelik ve sürmekte olan haksız bir
saldırı ya da saldırı tehlikesini kovmak amacıyla yaptığı savunmadır (10
puan).
Soru 4: Roma
evlilik hukukuna göre kadın evlenirken kocasına dos adı verilen bir miktar malvarlığı vermek zorundadır. Koca, bu
malvarlığını kadının menfaatleri
doğrultusunda yönetir. Boşanma söz konusu olursa, koca bu malvarlığını
kadına iade etmekle yükümlüdür. Hukuk,
bu konumdaki eski kocaya bir hukuksal koruma
sağlıyor. Bu koruma, kocanın, diğer borçları ödendikten sonra
malvarlığından kalan kısım ile sorumlu
olacağıdır (beneficium competentiae). Somut olayda evlenme sözleşmesi akdedilirken, koca, bu korumadan
bir sözleşme ile vazgeçiyor. Boşanmadan
sonra kadın eski kocasından evlenirken vermiş olduğu dos’u, bu korumadan yararlandırmaksızın talep ediyor.
Olayda, klasik hukuk dönemi hukukçusu,
kocanın feragatini geçerli saymamıştır. Sizce, klasik hukuk dönemi hukukçusu, hangi kesin hükümsüzlük nedenine
dayanarak bu feragat sözleşmesini
geçersiz saymıştır? Açıklayınız (20 puan).
Yanıt 4: Klasik
dönem hukukçusu eski kocanın bu korumayı bir sözleşme ile boşa çıkarmasını ahlaka (contra bonos mores)
aykırı olarak değerlendirilmiştir (10 puan).
Roma’da kişilik
hakkı kavramı ve kişilik hakkını sınırlayan hukuksal işlemlerin geçerli
olmayacağı gibi bir kural yer almadığı için, kişilik hakkı, genel ahlâk
kapsamında korunmuştur (5 puan). Bu olayda da korunan kişilik hakkıdır. “Bir
hakkın doğumundan önce feragat edilemez”
ilkesinin bir örneğidir (5 puan).
Soru 5:
Aşağıdaki metinlerdeki geçersizlik nedenlerini açıklayınız (her şık 10
puan değerindedir).
a.
Digesta 23.2.30 (Gaius): “Yalandan, göstermelik bir
evliliğin hükmü ve etkisi yoktur”.
Mutlak muvazaa
söz konusudur (5 puan). Üçüncü kişilere karşı bir hukukî işlemi ister görünerek yapan taraflar, gerçekte bir
hukukî işlem yapmak istemiyorlarsa,
mutlak muvazaadan söz edilir (5 puan).
b.
Digesta 44.7.1.9 (Gaius): “Bir kimsenin köle zannettiği
özgür bir insanın kendisine verilmesini
stipulatio ile taahhüt ettirmesi durumunda, stipulatio hükümsüzdür”.
Hukukî işlemin
kurulabilmesi için, hukukî işleme konu olan şeyin ifasının kuruluş aşamasında hem maddî olarak hem de hukukî
olarak mümkün olması gerekir. Eğer
kuruluş aşamasında hukukî işlemin konusu imkânsız ise söz konusu hukukî işlem kesin hükümsüzdür (5 puan). Somut
olayda hukukî imkânsızlık söz konusudur.
Çünkü, Alışveriş hayatında yer alması hukuken yasaklanan bir malın ifasının borçlanılması mümkün değildir (5
puan).
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder